Formula 1’in 2025 sezonunun ikinci durağı olan Çin Grand Prix’si, Şanghay Uluslararası Pisti’nde nefes kesen bir yarışa sahne oldu. Sezonun ilk sprint hafta sonu olmasıyla dikkat çeken bu etkinlik, hem pilotların hem de takımların sınırlarını zorlayan bir mücadele sergiledi. 5.451 kilometrelik bu ikonik pistte, 56 tur boyunca hız, strateji ve dayanıklılık bir kez daha ön planda. Peki, Çin GP bize neler sundu ve bu yarış neden bu kadar konuşuluyor?
Sprint Heyecanı: Hamilton’un Ferrari ile İlk Zaferi
Hafta sonu, Cuma günü yapılan tek serbest antrenman ve sprint elemeleriyle başladı. Sprint elemelerinde Ferrari’nin yeni yıldızı Lewis Hamilton, pole pozisyonunu kaparak taraftarlarını heyecanlandırdı. Cumartesi sabahki sprint yarışı ise İngiliz pilotun Ferrari ile ilk zaferine tanıklık etti. Hamilton, starttan itibaren liderliği bırakmadı ve McLaren’dan Oscar Piastri ile Red Bull’dan Max Verstappen’i geride bırakarak damalı bayrağı ilk gören isim oldu. Bu sonuç, Hamilton’un yeni takımıyla uyumunun ilk somut kanıtı olarak tarihe geçti. Sprint, aynı zamanda takımlara Pazar günkü ana yarış için değerli veriler sundu; ancak asıl savaş henüz başlamamıştı.
Ana Yarış: Piastri’nin İlk Pole’undan Zaferine
Cumartesi öğleden sonra yapılan ana yarış sıralama turlarında, McLaren’ın genç yeteneği Oscar Piastri kariyerinin ilk pole pozisyonunu elde etti. Mercedes’ten George Russell ikinci, takım arkadaşı Lando Norris ise üçüncü sırayı alarak McLaren’ın gücünü gözler önüne serdi. Pazar günkü yarışta ise Piastri, pole’den start alarak liderliğini baştan sona korudu ve McLaren’a sezondaki ikinci zaferini getirdi. Norris, son turlarda fren sorunu yaşamasına rağmen ikinci sırayı koruyarak takıma 1-2’lik bir başarı kazandırdı. Russell ise podyumu tamamlayan isim oldu. Verstappen, Red Bull’un beklenmedik şekilde temposuz kaldığı yarışta ancak dördüncü olabildi.
Teknik Dramalar: Ferrari’nin Çifte Diskalifiyesi
Yarış sonrası ise dramatik gelişmeler yaşandı. Ferrari’den Hamilton ve Charles Leclerc, teknik incelemelerde kural ihlali nedeniyle diskalifiye edildi. Hamilton’un aracında taban tahtasının aşırı aşınması, Leclerc’in aracında ise minimum ağırlık sınırının altında kalması bu kararın gerekçeleriydi. Sprintteki zaferin ardından gelen bu sonuç, Ferrari taraftarları için büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Aynı şekilde Alpine’den Pierre Gasly de benzer bir ağırlık ihlali nedeniyle sonuçlardan çıkarıldı. Bu diskalifiyeler, yarışın klasmanını altüst ederken, takımların teknik hassasiyetin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha anlamasına neden oldu.
Şanghay’ın Sihri: Pistin Zorlayıcı Yüzü
Şanghay Uluslararası Pisti, uzun düzlükleri ve teknik virajlarıyla her zaman pilotlar için bir sınav oldu. İlk sektördeki sıkılaşan 1-2 viraj kombinasyonu, yüksek hızlı 7-8 virajları ve 1.2 kilometrelik DRS düzlüğü, araç ayarlarında denge kurmayı zorlaştırıyor. Bu yıl Mart ayındaki serin hava yerine, 25°C’yi aşan sıcaklıklar lastik aşınmasını artırdı ve stratejiyi ön plana çıkardı. Çoğu takım tek pit stop stratejisiyle yarışırken, Pirelli’nin daha yumuşak C2 lastikleri, pilotların sınırlarını zorlamasına olanak tanıdı. Bu dinamikler, Şanghay’ı sadece bir hız pisti değil, aynı zamanda zeka oyunu haline getirdi.
Sezonun İlk Mesajları
Çin GP, 2025 sezonunun erken hikayesini şekillendirdi. McLaren, Avustralya’daki zaferinin tesadüf olmadığını kanıtlarken, Piastri ve Norris’un uyumu takımı şampiyonluk yarışında iddialı bir konuma getirdi. Hamilton’un sprintteki başarısına rağmen Ferrari’nin teknik sorunları, İtalyan ekibinin hala çözmesi gereken problemler olduğunu gösterdi. Red Bull ise Verstappen’in temposuzluğuyla alarm zillerini çaldı; acaba dört kez dünya şampiyonu bu kez daha sert bir rekabetle mi karşılaşacak? Mercedes ise Russell ile tutarlı bir şekilde podyumda yer alarak sessiz ama etkili bir yükseliş sinyali verdi.
Mobil Hızın Yeni Sahnesi
Çin Grand Prix’si, Formula 1’in hem heyecan hem de drama dolu bir hafta sonu yaşattı. Piastri’nin ilk zaferi, Hamilton’un duygusal sprint başarısı ve Ferrari’nin beklenmedik çöküşü, bu yarışı unutulmaz kıldı. Şanghay, bir kez daha motor sporlarının büyüsünü tüm dünyaya gösterdi. Sezonun henüz başında olsak da, Çin GP’nin verdiği mesaj açık: 2025, tahmin edilemez bir mücadeleyle dolu olacak. Şimdi gözler, Nisan’daki Japonya Grand Prix’sinde; bakalım bu hız treni bizi daha nereye götürecek?